TRANSFER FIYATLANDIRMASINDA ÜÇ GELISME

09.06.2016 Dr. Bumin DOGRUSÖZ - 3487 görüntülenme YAZDIR

Transfer fiyatlandirmasinda üç gelisme

Dr. Bumin DOGRUSÖZ

Dünya Gazetesi /09.06.2016

 

Transfer fiyatlandirmasi yoluyla örtülü kazanç dagitimi müessesesi, her ne kadar kanunen kabul edilmeyen giderlere iliskin düzenlemeler arasinda yer almissa da gerçekte bir oto-kontrol müessesesi olarak, kurumlar vergisinin baslica konularindan birisidir. Müessese, vergi incelemeleri içerisinde de ayni derecede öneme sahiptir ve incelemelerin yogunlastigi konulardan biridir. Son günlerde transfer fiyatlandirmasi konusunda mevzuat bazinda dikkatle izlenmesi gereken önemli gelismeler olmaktadir. 

Bu gelismelerden ilki, Gelir Idaresi Baskanligi tarafindan hazirlanan ve kamuoyu ile paylasilan 3 sayili Genel Teblig Taslagi. Önce bu metne bir göz atalim.

Bilindigi gibi KVK’nin 13. maddesinin 7. fikrasinda müessesenin uygulanmasi, “tam mükellef kurumlar ile yabanci kurumlarin Türkiye'deki isyeri veya daimi temsilcilerinin aralarinda iliskili kisi kapsaminda gerçeklestirdikleri yurt içindeki islemler nedeniyle kazancin örtülü olarak dagitildiginin kabulü Hazine zararinin dogmasi sartina” baglanmistir. Her ne kadar Kanunda, “Hazine zararindan kasit, emsallere uygunluk ilkesine aykiri olarak tespit edilen fiyat ve bedeller nedeniyle kurum ve iliskili kisiler adina tahakkuk ettirilmesi gereken her türlü vergi toplaminin eksik veya geç tahakkuk ettirilmesidir” hükmüne yer verilmisse de, Hazine zararinin tespitinde hangi vergilerin nasil dikkate alinacagi ve hazine zararinin hesaplanmasi konulari tartismalidir. Teblig taslagi, Hazine zararinin kapsami, nasil hesaplanacagi ve özellikle katma deger vergisinin sorunun çözümüne etkisi konularini örneklerle açikliga kavusturmaktadir. Idari anlayisi ifade eden ve önümüzdeki günlerde Resmi Gazete’de yayinlanacagini düsündügümüz taslak, benimsedigi anlayisin dogrulugu veya yanlisligi bir kenara, bir konuyu açikliga kavusturmasi yönüyle önemli bir metindir.

Taslakta ayrica transfer fiyat tespit yönetmelerine iliskin örnekler gelistirilmekle birlikte özellike “yillik belgelendirme” konusunda önemli açiklamalar yer almaktadir. Özellikle çok uluslu isletmeleri ilgilendiren sekilde “ülke raporu” ve “ülke bazli raporlama” ihdas edilmektedir. OECD içerisinde BEPS çalismalari (Uluslararasi matrah asindirmasi ve kâr aktarimi yoluyla vergi erezyonunu önleme çalisma grubukapsaminda ihdas edilmeye çalisildigini düsündügüm “ülke bazli raporlama”, çok uluslu isletmelerin diger ülkelerdeki grup sirketleri ile ilgili bilgileri verme konusundaki hassasiyetleri dolayisiyla bazi sikintilara yol açacak niteliktedir. Zaten bu konudaki kanaatim, ülkemizin BEPS ile ilgili olarak “kraldan çok kralci” oldugu ve BEPS’in neticede sadece çok uluslu denetim sirketlerini zengin etmeye yarayacagi yönünde.

Transfer fiyatlandirmasi yönünde ikinci önemli ise gelisme 6 sayili KDV Genel Tebligi ile yasanmistir. Genel teblig ile “Indirim hakkina sahip mükelleflerin ithalat matrahinda, transfer fiyatlandirmasi yoluyla örtülü kazanç dagitildiginin tespit edildigi durumlar nedeniyle fazla veya yersiz ödenen vergiler, bu mükellefler tarafindan indirim hesaplarina alindigindan iade edilmez. Ithalat sirasinda fazla veya yersiz ödenen bu vergiler ile ilgili olarak indirim hesaplarinda herhangi bir düzeltme yapilmasina gerek bulunmamaktadir. Bu uygulama yurtdisindan temin edilen hizmetlere (gayri maddi hak ödemeleri dâhil) iliskin sorumlu sifatiyla beyan edilerek ödenen vergiler için de geçerlidir” düzenlemesi yürürlüge konulmustur. 

Bu düzenlemeye göre ithalatçi bir firma yurt disindaki iliskili bir sirketten emsaline göre yüksek fiyatla ithalat yapsa ve saptansa dahi, gümrükte emsali asan bedele göre fazladan ödedigi veya (hizmet ithalatinda) sorumlu sifatiyla vergi dairesine fazla ödedigi KDV düzeltilmeyecek, fazla ödenen KDV’nin kanunen kabul edilmeyen gider KDV’si olarak reddedilmeyecektir. 

Maliye Bakanligi bu düzenlemesi ile iliskili sirketlerden veya grup sirketlerden mal veya hizmet ithal eden yahut yurt disi sirketlere gayri maddi hak bedeli ödemesi yapan sirketleri, ayrimcilik yaparak korumus ve kollamis olmaktadir. Çünkü bakanligin görüsü, iliskili sirketlerden mal veya hizmet alimlarinda emsale göre fazla ödenen bedele tekabül eden KDV’nin indirilemeyecegi yönündedir. Simdi yurt için iliskili kisiden emsale göre pahali mal alindiginda, emsali asan kisma tekabül eden KDV indirilemeyecek, ama bu alis yurt disindan olursa indirilebilecektir. (Üstelik bu KDV yurt içi iliskilerde hazine zararinin tespitinde de nazara alinmaktadir.)

Bakanligin bu sekilde bir ayirim yapma yetkisi de ne KVK’da ne KDVK’da yoktur. Burada çeliskiyi giderip esitligi saglamak için, ayni yorumun yurt içi mal veya hizmet alimlarina da tesmil edilmesi gerekmektedir. Kaldi ki daha önceki yazilarimda da vurguladigim gibi örtülü sermaye veya örtülü kazanç dagitimi üzerinden ödenen KDV’nin indirimine hukuksal engel de yoktur, yorum sorunudur. En azindan yarginin yorumunda artik bu konuyu da degerlendirerek karar vermesi gerekecektir. 

Üçüncü gelisme de gelecek yazimda.