DEFTER VE BELGELERI GIZLEME SUÇU

29.06.2015 Dr. Bumin DOGRUSÖZ - 3843 görüntülenme YAZDIR

DEFTER VE BELGELERI GIZLEME SUÇU

 

Geçen yazimizda defter ve belgelerin inceleme elemanlarina vergi incelemesi için ibraz edilmemesi fiilini incelemeye baslamis ancak kösemizin sinirlari itibariyle konuya gelecek yazimizda devam edecegimizi belirtmistik.

Geçen yazimizda özetle, defter ve belgeleri ibraz etmeme fiilinin hem idari para cezasini gerektirdigini, hem de suç olarak düzenlendigini belirtmistik. Incelemelerde fiilin genellikle kdv indirimlerinin reddi suretiyle vergi ziyaina baglandigini ve bu durumda kayba ugratilan verginin bir veya üç kati (inceleme elamanlarinin 306 sayili Vergi Usul Genel Tebligi uyarinca kast degerlendirmesine bagli olarak) idari para cezasi kesildigini yazmis, ama yazimizda esas itibariyle fiilin suç olan yönünü konu almistik. Kaldigimiz yerden devam edelim.

Defter ve belgeleri saklama ve ibraz yükümlülügü mükellefe (veya vergi sorumlusuna) aittir. Bu yükümlülügün sözlesme ile devredilmesi, örnegin muhasebeciye aktarilmasi söz konusu olamaz. Bu nedenle, bu konuda açilan ceza davalarinda genellikle, “defterler muhasebecideydi, ulasamadim, muhasebeciyi bulup defterleri getiremedim veya muhasebeci kaybetmis” seklinde yapilan savunmalar pek itibar görmemektedir.

Ibraz talebinde mükellefe taninan sürenin en az 15 gün olmasi gerekir. Bu süre mali tatilden etkilenir. Mükellefin ibraz için ek süre talep etmesi halinde, bu talep olumlu veya olumsuz cevaplanmadan, ibraz etmeme fiilinin gerçeklestiginden söz edilemez.   

Tek bir ibraz talebi ile birden fazla defterin veya belgenin veya farkli yillara iliskin defterlerin talep edilmesine karsin ibraz edilmemesi tek bir suçu olusturur. Çünkü burada tek bir ibraz etmeme iradesi söz konusudur. Ayni dönem defter ve belgelerinin ister ayni sebeple olsun ister farkli sebeple olsun tekrar ibrazinin talebi halinde, ibraz etmeme fiili artik yeni bir suçu olusturmaz.

Burada sorun bir birini izleyen yazilarla veya kisa araliklarla gönderilen yazilarla farkli dönem defterlerinin ibrazinin talebi halinde ise tek bir suçun mu olusacagi, yoksa her talep sonucu farkli suçlarin mi olusacagi konusundadir. Bu konuda Yargitay bir kararinda, talep edilenlerin bir defada talep edilme olanaginin arastirilmasi ve farkli tarihlerde talep edilmenin sebeplerinin incelenmesi gerektigine, her tümünün bir defada ibrazinin talep edilebilmesi mümkün ise tek bir suçun olusacagina karar vermistir.

                Defter ve belgeleri gizleme suçu, kasten islenebilen suçlardandir. Kastin olmamasi suçu kaldirir. Kastin degerlendirilmesi konusunda yetki ise ceza mahkemesindedir.

            Ibrazi istenilen defter ve belgelerin tam olarak ibraz edilmesi gerekir. Ancak bir kisim defter ve belgelerin ibraz edilmesine karsilik bir kisminin ibraz edilememesi de mümkündür. Örnegin tasinma sirasinda bazi faturalarin kaybolmasi veya arsivdeki tadilat sebebiyle kayitlara esas alinan ve vergiyi doguran olayi olusturan kira yahut kredi sözlesmesinin bulunamayarak ibraz edilememesi sik karsilasilan bir durumdur. Bu durumda, ibraz edilemeyen belgelerin içerdigi vergi ile iliskili bilgilerin baska belgelerden elde edilip edilemedigi veya bu bilgilere defter kayitlarindan ulasilip ulasilamadigi, ibraz edilemeyen faturalarin idare tarafindan sahte fatura olarak nitelendirilip nitelendirilmedigi veya inceleme sebebini olusturup olusturmadigi, ibraz edilemeyen belgelerin karsi tarafindan saglanan suretlerinin ibraz edilip edilmedigi veya ibraz edilemeyen belge muhteviyati bilgilere karsit incelemelerle ulasma olanaginin bulunup bulunmadigi gibi pek çok unsura bakilarak ibraz etmeme kasdinin bulunup bulunmadiginin degerlendirilmesi gerekmektedir. Örnegin bir mükellefin bir kredi sözlesmesini ibraz edememesi durumunda, inceleme elemaninin bu sözlesmeye her zaman sözlesmenin diger tarafi bankadan ulasmasi mümkündür ve bu sebeple mükellefin inceleme elemaninin her zaman ulasabilecegi bir belgeyi gizleme kasdindan söz edilemez.

            Ibraz etmeme suretiyle olusan gizleme suçlarinda suç tarihi, ibraz için taninan sürenin son günüdür. Bu tarih dava ve ceza zamanasimi sürelerinin hesabi bakimindan önem tasimaktadir. Ayrica yasa degisikliklerinde uygulanacak hükmün ve/veya lehe cezanin saptanmasi açisindan da suç tarihi önem tasimaktadir.

            Bu suçla ilgili pek çok Anayasaya aykirilik iddiasi söz konusudur. Ayrica IHAM Kararlarindan hareketle ibraz etmemenin, “susma hakki” kapsaminda degerlendirilmesi gerektigi yönünde görüsler de mevcuttur. Bu iddialarin pek çoguna katiliyoruz. Ancak Anayasa Mahkemesi E.2004/31 K.2007/11 sayi ve 31.1.2007 tarihli Karari ile bu konuda yapilan bir basvuruyu esastan reddetmis ve bu suça iliskin düzenlemeyi iptal etmemistir.

            Son olarak su hususu da belirtelim. Defter ve belgeleri yetkililerin talebine ragmen ibraz etmeme fiili, sadece Vergi Usul kanununda suç olarak kabul edilmemistir. Bu konuda Ticaret Kanunu, Sermaye Piyasasi Kanunu, Sosyal Güvenlik Kanununda da düzenlemeler vardir. Her bir Kanun, fiili farkli yaptirimlara baglamistir. Bu yaptirimlar degerlendirildiginde ise cezalarda bir dengenin bulunmadigi görülmektedir.

Ceza adaleti ve politikasi açisindan tutarlilik içermeyen bu hükümler kaldirilarak konunun, belli kamu inceleme elemanlarina ibraz etmeme suçu olarak ceza kanununda bir bütünlük içinde düzenlenmesi yerinde olacaktir.