ELEKTRONIK TEBLIGAT ve VUK

13.03.2018 Dr. Bumin DOGRUSÖZ - 2899 görüntülenme YAZDIR

ELEKTRONIK TEBLIGAT ve VUK

 

Dünya Gazetesi / 13.2.2018

 

31 Ocakta Meclise sunulan “Yatirim Ortaminin Iyilestirilmesi Amaciyla Icra Iflas Kanunu ve Bazi Kanunlarda Degisiklik Yapilmasi hakkinda Kanun Tasarisi” ile Tebligat Kanununda degisiklikler yapilmasi öngörülmekte ve bu degisiklikle de zorunlu olarak elektronik tebligata tabi olacaklarin kapsami genisletilmektedir. Tasari bu amaçla Ulusal Elektronik Tebligat Sisteminin kurulmasini da öngörmektedir.

7201 sayili Kanunun 7/a maddesinin ikinci fikrasinda elektronik tebligat yapma zorunlulugu sadece anonim, limitet ve sermayesi paylara bölünmüs komandit sirketler bakimindan mevcut iken; yapilan degisiklikle bu zorunlulugun kapsami genisletilmektedir. Gerçek kisiler için kural olarak elektronik tebligat zorunlulugu öngörülmemekle birlikte bazi meslek mensuplari zorunluluk getirilmektedir. Tasari ile zorunlu elektronik tebligat kapsami içine alinanlari öngörülen kisi, kurum veya kuruluslar sunlardir.

1. 5018 sayili Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli (I) ilâ (IV) sayili cetvellerde sayilan idare ve kurumlar ile bu Kanun disinda kalan özel bütçeli kuruluslar.

2. 5018 sayili Kanunda tanimlanan mahalli idareler ve bu idarelerin kurdugu isletmeler ile köy tüzel kisilikleri.

2.    Özel kanunla kurulmus diger kamu kurum ve kuruluslari.

3.    Kamu iktisadi tesebbüsleri ile bunlarin bagli ortakliklari, müessese ve isletmeleri.

4.    Sermayesinin yüzde ellisinden fazlasi kamuya ait diger ortakliklar.

5.    Kamu kurumu niteligindeki meslek kuruluslari ve üst kuruluslari.

6.    Kanunla kurulanlar da dahil olmak üzere tüm özel hukuk tüzel kisileri.

7.    Noterler.

8.    Baro levhasina yazili avukatlar.

9.    Sicile kayitli arabulucular ve bilirkisiler.

10. Idareleri, kamu iktisadi tesebbüslerini veya sermayesinin yüzde ellisinden fazlasi kamuya ait diger ortakliklari; adli ve idari yargi mercileri, icra müdürlükleri veya hakemler nezdinde vekil sifatiyla temsile yetkili olan hukuk birimi amiri, hukuk müsaviri, muhakemat müdürü ve avukatlar.

            Bu listeye belki YMM’ler ile SMMM’ler de eklenebilir.

            Bu sistemde de elektronik tebligatin muhatabin adresine ulastigi tarihi izleyen besinci günde yapilmis sayilmasina iliskin mevcut hükümler korunmaktadir.

Ayrica, elektronik tebligat islemleri, Posta ve Telgraf Teskilati Anonim Sirketi (PTT) tarafindan kurulan ve isletilen Ulusal Elektronik Tebligat Sistemi üzerinden yürütülecek, bu baglamda elektronik tebligat adresi olusturma ve olusturulan bu adrese tebligat yapma islemleri de sadece PTT tarafindan yapilacaktir. PTT, sistemin ve bu sistemde kayitli verilerin güvenligi ile muhafazasini saglayacak her türlü tedbiri de alacaktir. Ayrica PTT, sisteme kaydedilen kisisel verilerin güvenligini 6698 sayili Kisisel Verilerin Korunmasi Kanununun ilgili hükümleri uyarinca koruyacaktir.

Tasariyla getirilen sisteme göre elektronik tebligat adresleri PTT tarafindan gerçek kisiler için Türkiye Cumhuriyet kimlik numarasi, tüzel kisiler için ise kayitli olduklari sistem numarasi esas alinmak suretiyle, her bir gerçek ve tüzel kisi için teklik esasina göre olusturulacaktir. Olusturulan ve sisteme kaydedilen adresler kurum, kurulus veya birlikler araciligiyla adres sahiplerine teslim edilecek ve daha sonra bu kisilere elektronik yolla tebligat zorunlulugu baslayacaktir.

Yargisal ve idari tebligatlarin yapilma usulünün düzenlendigi Tebligat Kanunu kapsaminda elektronik tebligati devreye sokmak isteyen Kanun Koyucu, burada dikkat edilirse, her bir idareye, kamu kurum veya kurulusa kendi tebligat sistemini kurma yetkisi vermemekte, tebligat konusunda ihtisas sahibi, gerektiginde hakemlik yapacak veya üçüncü sahis olarak bilgisine basvurulacak bir kuruma, PTT’ye görev vermektedir. Bu nedenle bu sistem, tebligat yapilanlarin hukuksal güvenliklerini saglama açisindan GIB’in sistemine nazaran tercih edilebilir niteliktedir.

Zaten benim yillardir savundugum görüs, Vergi Usul Kanunundan tebligat konusunun çikartilmasi ve vergi idaresinin tebligatlarinin da Tebligat Kanunu kapsamina alinmasidir.  Vergi idaresinin teblig usulüne iliskin düzenlemeler geçmiste, 7.6.1949 tarih ve 5432 sayili Vergi Usul Kanunu ile kabul edilmis ve aynen 213 sayili Kanuna alinmistir. Örnegin 213 sayili Kanunun 93,94, 95 ve pek çok maddesi 5432 sayili Kanundaki sekildedir. 1949’da adli tebligati düzenleyen birkaç düzenleme disinda genel bir Tebligat Kanunu yoktu. Bu gün artik bir Tebligat Kanunumuz vardir ve vergilendirme ile ilgili teblig usulünün VUK’da düzenlenmesinin özel bir gerekçesi artik kalmamistir.