Kurumlar
vergisinin kâr dagitimi varsaydigi ödemelerde KDV
Dünya
Gazetesi / 5.4.2016
Kurumlar
Vergisi Kanunu'nun 12. maddesi uyarinca örtülü sermaye olarak kabul edilen
borçlar üzerinden ödenen faizlerin veya 13. maddesi uyarinca transfer
fiyatlandirmasi yoluyla örtülü olarak dagitildigi kabul edilen kazançlarin,
elde eden nezdinde kâr payi olarak kabul edilmesi yine anilan maddelerde hükme
baglanmistir. Bu kazançlarin kurumlar vergisi kanunu ile kâr payi seklinde
kabul edilmesi, söz konusu faizler veya kazanç aktarimlari üzerinden de KDV
hesaplanip hesaplanmayacagi sorununu ortaya çikarmistir. Çünkü kâr paylari
Katma Deger Vergisi Kanunu'nun (KDVK) konusuna girmemektedir.
Bu sorunu
daha önce iki yazimizda incelemistik. 21 Nisan 2015 tarihinde yayimlanan
yazimizda konuyu, özelgeler ile olusan idari anlayis açisindan irdelemis, 23
Nisan 2015 tarihinde yayimlanan yazimizda ise konuyu vergi mahkemeleri nezdinde
olusan yargi anlayisi açisindan irdeleyerek kararlari aktarmistik. Ancak bu
ikinci yazimda konuya iliskin Danistay görüsünün henüz belli olmadigini, bu
konudaki kararlar olusunca ve ulasinca duyuracagimi da yazmistim.
Bu konudaki
Danistay görüsü yavas yavas olusmaya baslamistir.
Her seyden
önce, örtülü sermaye üzerinden ödenen faizlerin de bir finansman hizmeti
karsiligi ödendiginin kabulü ile KDV’ye tabi oldugu görüsünü benimseyen ve bu
konuda ihtirazi kayitla verilen beyannameye dayanarak yapilan tahakkuka karsi
açilan davayi reddeden Istanbul 9. Vergi Mahkemesi'nin E.2010/774 K.2012/971
sayi ve 28.3.2012 tarihli Karari (ki bu Karari 23.4.2015 tarihinde yayimlanan
yazimda aktarmistim), Danistay 9. Dairesi tarafindan E.2012/4791 sayili dosyasi
kapsaminda onanmistir.
Bu karar,
Danistay 9. Dairesi'nin de örtülü sermaye üzerinden ödenen faizlerin de bir
finansman hizmeti karsiligi ödendigi, burada gerçek anlamda bir kâr payinin söz
konusu olmadigi, sadece gelir veya kurumlar vergisi açisindan kâr payi olarak
nitelendirildigi ve bu Kanunlar açisindan dogacak sonuçlarin KDV Kanunu
açisindan da kabulü mümkün olmadigi seklindeki görüsleri benimsedigini
göstermektedir.
Danistay 9.
Dairesi, bir baska kararinda bu konuyu transfer fiyatlandirmasi yoluyla
dagitilan kazançlar açisindan da degerlendirerek KDV’ye tabi olup olmadigi
konusunda da –dogal olarak – ayni yönde karar vermistir. Danistay konumuza
iliskin karari ile Istanbul 5. Vergi Mahkemesi'nin “bir sirketin grup
sirketlerine vermis oldugu borç üzerinden isletilen faiz tutarindan
hesaplanarak ihtirazi kayitla beyan edilerek dava konusu yapilan katma deger
vergisinin kazanç vergileri için bir vergi güvenlik sistemi olarak getirilen
düzenlemeler itibariyle ortaya çikan sonucun, muamele vergileri için de vergiyi
doguran bir olaya sebebiyet vermeyecegi, bir baska ifade ile Kurumlar Vergisi
Kanunu'nda açikça belirtilen “kar payi dagitiminin” Katma Deger Vergisi
Kanunu'nda sayilan türde bir teslim veya hizmet olarak nitelendirilemeyecegi,
katma deger vergisi açisindan emsal bedelin tespitini gerektiren bir durumun da
ortaya çikmadigi, KDV Kanunu açisindan ise, kurumlar vergisi açisindan hazine
zarari olusana degin veya borç alan kurum açisindan alinan borç tutarinin öz
sermayenin 3 katina kadarki kisminin vergiyi doguran olay olarak kabul
edilmemesine ragmen, belirtilen sinirlarin asilmasi halinde islemin yalnizca bu
kisminin KDV açisindan vergilendirilmesinin mümkün bulunmadigi, gerekçesiyle
tahakkukun kaldirilmasi yönünden kabul eden” 18/6/2010 tarih ve E:2009/2268,
K:2010/1502 sayili kararinin bozulmasina karar vermistir.
Danistay 9.
Dairesi'nin E. 2010/11146 K. 2015/72 sayi ve 28.1.2015 tarihli bozma Kararinin
gerekçesi su sekildedir.
“Transfer
fiyatlandirmasi yoluyla örtülü kazanç dagitimiyla; karsiliksiz olarak
kullandirilan para dolayisiyla elde edilmesi gereken ancak kurumun öz sermayesi
içinde yer almayan paranin zaman degerine esit olan faiz tutarinin, transfer
fiyatlandirmasi yoluyla örtülü kazanç dagitan kurumun öz sermayesine eklenerek,
özsermayede karsiliksiz olarak kullandirilan para nedeniyle ortaya çikan faiz
geliri kaybinin telafisi saglanmaktadir. Transfer fiyatlandirmasi yoluyla
örtülü kazanç dagitiminin, para kullandirmak suretiyle finansman hizmeti sunma
ve bu islemden elde edilmesi gereken kazancin kar payi olarak degerlendirilmesi
suretiyle örtülü kazanç dagitiminda bulunulan iliskili sirkette birakilmasi
seklinde iki asamasi bulunmaktadir. Katma deger vergisi, birinci asama olan
para kullandirmak suretiyle iliskili sirkete saglanan finansman hizmetinde
devreye girmektedir. Yukarida yer verilen mevzuat hükümleri isiginda katma
deger vergisi yönünden bir degerlendirme yapildiginda; iliskili sirkete para kullandirmak
suretiyle saglanan finansman temininin, bir hizmet türü olarak KDV’nin konusuna
girdiginde duraksama bulunmamaktadir. Bu durumda, grup sirketlerine sunulan
finansman hizmeti karsiliginda elde edilen faiz geliri için yapilan tahakkukta
hukuka aykirilik bulunma(maktadir)”.
Ancak konu
yine de netlesmis degildir. Zira, bu konudaki davalar büyük çogunlukla Istanbul
ilinden çikmaktadir. Istanbul kaynakli KDV davalarinin temyiz mercii ise
Danistay Baskanlik Kurulu'nun 2016/1 sayili Karari ile 1.1.2016’dan itibaren 3
ve 4. Daireler olarak belirlenmistir. Temyiz incelemesi süren dosyalar da bu
dairelere devredilmistir. Bu dairelerin görüsünün ne sekilde olusacagi ise
henüz belli degildir. Danistay’in web sayfasinda da bu dairelerce verilmis bir
karar gözükmemektedir.
NOT : Danistay 9. Dairesinin 2015/72 sayili Kararinin tam metnini Sitemizde
Danistay Kararlari/Kurumlar Vergisi bölümünde bulabilirsiniz.