YILLIK BEYANDA EĞİTİM VE SAĞLIK HARCAMALARI
İNDİRİMİ
Dr. A. Bumin DOĞRUSÖZ
DÜNYA Gazetesi/ 3.3.2022
Gelir
Vergisi Kanununun 89. maddesinde mükelleflere bazı harcamalarını beyanname
üzerinden düşme hakkı sağlanmıştır. Bu listedeki harcamalardan beyannamelerde
en sık görülen eğitim ve sağlık harcamaları indirimidir. Bu sebeple bu yazımda bu
konudaki indirim hakkını ele alacağım.
Gelir Vergisi Kanununun 89/2 maddesine
göre; gelir vergisi beyannamesi verenler toplamı, beyan ettikleri gelirin
%10'unu aşmamak şartıyla, Türkiye'de yaptıkları ve tevsik ettikleri, kendilerine,
eşlerine ve küçük çocuklarına ait eğitim ve sağlık giderlerini, beyan ettikleri
gelirlerinden indirme hakkına sahiptirler. Bu konudaki idari anlayış Gelir
Vergisine ilişkin 20 no.lu Sirküler ile 255 no.lu Genel Tebliği'in 4 no.lu
bölümünde ve özelgelerde yer almıştır.
Bu indirim hakkından, gelirlerini
yıllık beyanname ile beyan eden bütün mükellefler yararlanabilmektedirler. Bu husus ise istisna veya beyan sınırları
dolayısıyla beyanname vermeyen mükelleflerde bir eşitsizlik ve adaletsizlik yaratmaktadır
Kanunda sadece “eğitim” ve “sağlık” harcamalarının indirim
konusu yapılabileceği vurgulanmıştır. Eğitim harcamalarına örnek olarak, öğrenciler
için, eğitim amacı ile eğitim ve öğretim kurumlarına, ana okulu, kreş ve
dershanelere yapılan ödemeler; sürücü ve müzik kurslarına ödenenler dâhil,
eğitim amaçlı tüm kurs ücretleri; okul servislerine ve öğrenci yurtlarına
ödenen ücretler; eğitim CD'leri, kitap ve kırtasiye bedelleri ile eğitim araç
ve gereçleri için yapılan harcamalar sayılabilir. Buna karşılık spor
kurslarının ücretleri; üniversite ve okullara giriş hazırlığına yönelik
dergiler ile mesleki dergiler hariç gazete ve dergi bedelleri; müzik âletleri,
bilgisayar, eğitim amaçlı olmayan CD ve disket bedelleri; tiyatro, konser ve
sinema giriş ücretleri, yabancı ülkelerdeki eğitim kurumlarına yapılan
ödemeler, okul aile birliği ve okul koruma derneklerine yapılan bağışlar ve
Türkiye'de vergi mükellefi olmayan okullara ödenen eğitim ücretleri ile Devlet
okullarına ödenen harçlar kapsama girmemektedir. Bu uygulamada dikkate
alınabilecek sağlık harcamalarına örnek olarak da teşhis ve tedavi amacı ile
yapılan her türlü muayene, tahlil, röntgen, ultrason, tomografi, emar,
check-up, ameliyat, fizik tedavi ve diş tedavisi ücretleri ile özel hastane
ücretleri her çeşit protez, sağlık malzemesi ve tekerlekli sandalye giderleri
ile numaralı gözlük ve lens giderleri; doktor raporuyla alınan cilt sağlığına
ilişkin harcamalar sayılabilir.
Beyannamedeki kazançtan indirilebilecek
olan bu giderlerin, mükellefe, eşine ve küçük çocuklarına ait olması
gerekmektedir. Eşlerden her ikisinin de gelir vergisi beyannamesi vermesi
durumunda, eşlerden her biri kendi eğitim ve sağlık harcamalarını indirebilirler.
Ancak aynı harcamanın her iki eşin beyanında da mükerrer olarak dikkate
alınmaması gerekir. “Küçük çocuk” tabiri, mükellefle birlikte oturan veya
mükellef tarafından bakılan (nafaka verilenler, evlat edinilenler ile ana veya
babasını kaybetmiş torunlardan mükellefle birlikte oturanlar dâhil) 18 yaşını
veya tahsilde olup 25 yaşını doldurmamış çocukları ifade etmektedir.
Bu harcamaların beyannamede indirim
konusu yapılabilmesi için Türkiye'de yapılmış olması şarttır. Bu nedenle
Türkiye gümrük bölgesi dışı sayılan yerlerde yapılan harcamalar, Kıbrıs'ta
yapılan harcamalar kapsama girmez. Yurt dışından posta ile veya başka şekilde
getirtilen ilâç ve kitaplara ilişkin giderlerin de indirimden yararlanması da mümkün
değildir.
Öte yandan bu harcamaların fatura,
serbest meslek makbuzu, parakende satış fişi, yazar kasa fişi, ödeme kaydedici
fiş gibi bir belge ile kanıtlanması gerekmektedir. Ancak bu belgelerin
beyannameye eklenmesi gerekmemekle birlikte elektronik beyannamede bu harcama
belgelerinin listelenmesi talep edilmektedir. Öte yandan bu belgelerin zamanaşımı
süresince istenildiğinde ibraz edilmek üzere saklanması gerekmektedir.
İdari anlayışta harcamanın mükellef tarafından
yapıldığının kanıtlanması istenilmektedir. Oysa bazı belgelerde bu olanaksızdır.
Burada nihai tüketim harcamaları söz konusudur. Nihai tüketicilerin ise illa
fatura alma zorunluluğu yoktur. Ancak kredi kartı ile yapılan ve ödeme
kaydedici cihaz fişi ile belgelendirilen harcamalarda, genelde fiş üzerinde ilk
harfleri ile de olsa kart sahibinin adı ve bir kısmı kapalı da olsa son dört
rakamı itibariyle kartın numarası yer aldığından, burada harcamanın kime ait
olduğunun belirlenebilir olması sebebiyle bir sorun yaşanmamaktadır. Sorun
yaşamamak için bu konuya dikkat edilmesinde yarar vardır.