CEVABA
CEVAP HAKKI
(26.11.2015
tarihli DÜNYA Gazetesinde yayimlanmistir)
Pek
çok avukat arkadasim, takip ettikleri davalara iliskin dosyalardan veya
kararlardan örnekleri bana iletirler. Bu örnekler üzerinde çesitli tartismalar
yapariz, kitaplar karistirir, bazen olmasi gereken hukuku, bazen dilekçenin
daha iyi yazilip yazilamayacagini arastiririz. Hem bende bu yolla, kendimce bir
hukuki örnekler arsivi olusturmaya çalisirim.
Bu sekilde elime geçen iki çok eski dosyadan söz
edecegim. Bu davalardan birincisi vergi hukukuna iliskin bir örtülü kazanç
dagitimi davasi idi. Inceleme elemani buldugu bazi emsallerle sirketin
islemlerini kusurlandirmisti. Avukat arkadasimda dava dilekçesinde, seçilen
emsallerin yanlisligini, olaya uygun olmadigini iddia etmisti. Idare bu
davadaki cevap dilekçesinde, inceleme elemaninin dahi söylemedigi bir savda
bulundu ve örtülü kazanç dagitilan sirketin zararli oldugunu, bu nedenle örtülü
kazanç dagitiminin sübjektif unsurunun
gerçeklesmis oldugunu iddia etti. Oysa bu yanlisti. Avukat arkadasim, bu konuya
dava dilekçesinde hiç deginmemisti. Çünkü inceleme elemaninin böyle bir
iddiasi, raporunda bu konuda bir açiklamasi yoktu. Neyseki Avukat arkadasim, bu
savin geçerli olmadigini, beyanname ekinde vergi idaresine sunulmus bilançolari
da ekleyerek “cevaba cevap dilekçesinde”
söyledi. Bunu söylemeseydi, belki de davayi kaybedecekti. Çünkü bu sav, vergi
mahkemesi yargicinin gözünde bir süphe uyandiracakti.
Bir baska dava dosyasini da idare hukuku davalarina giren
bir Avukat arkadasimin bürosunda görmüstüm. Arkadasim, bir hafta boyunca ise
mazeretsiz gelmedigi savi ile hakkinda disiplin cezasi verilen bir memuru
savunuyordu. Avukatin iddiasina göre, tabii hastane raporlarina da dayali
olarak, memur geçirdigi bir kaza sonucu idareyi haberdar edemeyecek sekilde bu
bir haftayi hastanede geçirmisti. Ancak idare, davaya cevap dilekçesinde söz
konusu memurun zaten geçimsiz ve ise geç gelmeyi adet edinmis bir memur oldugunu
ileri sürmüstü. Avukat arkadasim, bu savin geçersizligini idarenin imza
föylerine dayali olarak “cevaba cevap
dilekçesinde” çürüttü. Eger bunu yapmasaydi belki de davayi kaybedecekti.
Çünkü idarenin verilen cezanin sebebi ile ilgisi olmayan bu savi, hiç süphesiz
idare mahkemesi yargicinin gözünde davali ile ilgili bir olumsuz hava yaratma
amaçliydi.
Bu örneklerde idareyi elestiriyorum sanmayin. Tabii ki
idare de davanin bir tarafi olarak davayi kazanmak için elinden geleni
yapacaktir. Burada is, idarenin dilekçesine cevap verecek olana düsmektedir. Bu
nedenle zaman zaman davayi, dava dilekçesi kadar, “cevaba cevap dilekçesi”de
kazandirir. Cevaba cevap dilekçesi, savunma hakki için son derece önemlidir.
Hatta, idari islemin yeterince gerekçelendirilmedigi veya
dayanaklarinin davaciya sunulmadigi hallerde bazen davacilar, davalinin cevap
hakkindan sonra ek açiklamalarda bulunma haklarini sakli tutarak dava
açabilmektedirler. Bu tür uygulamalara özellikle vergi davalarinda sik
rastlanilmaktadir.
Bu
dediklerim, sadece idari yargi için degil, adli yargi için de geçerlidir. Davacinin
dava dilekçesine davalinin (idari yargida idarenin) verdigi cevaba (savunmaya)
karsi, davacinin verecegi “cevaba cevap dilekçesi” (replik dilekçesi) ve buna
karsi davalinin da (idari yargida idarenin) verecegi “cevaba cevaba cevap
dilekçesi” (düplik dilekçesi) adil bir yargilamada savunma hakkinin tam olarak
kullanilmasi ve yargicin adli gerçege ulasmasi açisindan son derece önemlidir.
Çünkü bu dilekçeler yargicin düsünce sisteminde davanin tüm yönleri ile
olusturulmasina hizmet eder. Zaten bu yüzden replik-düplik asamasi, dava
dilekçesi ve cevabin disinda taraflarin birer kez daha dilekçelesmesi, hem
Idari Yargilama Usulü Kanununda hem de Hukuk Muhakemeleri Kanununda özel olarak
düzenlenmistir.
Ancak Adalet Bakanliginca hazirlanan ve çesitli kurum
veya kuruluslara görüs bildirmeleri için gönderilen “Idari Yargida Is Yükünün Azaltilmasi Amaciyla Bazi kanun ve Kanun
Hükmünde Kararnamelerde Degisiklik Yapilmasina Iliskin Kanun Tasarisinda” taraflarin bu ikinci cevaplasma hakki, bir baska
deyisle yargilamada replik-düplik asamasi kaldirilmaktadir. Bu kaldirmanin
gerekçesi ise Taslak metinde, replik-düplik asamasinin dosyalarin tekemmülünü
geciktirmesi, idari yargida yargicin zaten re’sen arastirma ilkesi geregi her
türlü arastirmayi yapacak olmasi, böylece dosyalarin daha erken
sonuçlandirilacagi seklinde açiklanmistir.
Ancak bu gerekçeler, taraflarin haklari veya savunma
hakki açisindan önem tasiyan replik-düplik asamasinin kaldirilmasi için geçerli
gerekçeler degildir. Bu asamanin kaldirilmasi, taraf savlarinin daha yüzeysel
olarak sunulmasi ve bazen de taraflarin haksiz ithamlarla karsilasmasi sonucunu
doguracaktir. Ayrica Tasari Taslaginda, yargiç gerekli görürse cevap
dilekçesini davaciya teblig ederek cevap vermesini isteyebilir seklindeki
düzenleme ise, taraflarin savunma haklarinin yargicin takdirine terk edilmesi
anlamini tasimaktadir.
Adalet
Bakanliginin tasari taslagindaki bu yöndeki düzenlemesinden, yargilamalarin
sihhati açisindan vaz geçmesi bence daha yerinde olacaktir. Zira yargilamanin
hizi kadar, yargilamanin adilligi de önemlidir.