Kurumlarin
yurt disi zararlarinin mahsubu
Dr. Veysi
Sevig
ITO HABER
GAZETESI /4.4.2016
Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 9/i-b maddesi uyarinca Türkiye’de kurumlar
vergisinden istisna edilen kazançlarla ilgili olanlar hariç olmak üzere, bes
yildan fazla nakledilmemek kosuluyla yurt disi faaliyetlerden dogan zararlarin
Türkiye’de beyan edilecek olan kurum kazancindan mahsubu (indirim konusu
yapilmasi) belirli esaslara baglanmistir.
Ilke olarak; kurumlarin yurtdisi faaliyetlerinden
dogan zararlarin mahsup edilebilmesi için söz konusu zararlarin Türkiye’de
kurumlar vergisinden istisna edilmis kazançla ilgili olmamasi ve bes yildan
fazla nakledilmemesi gerekmektedir.
Bilindigi üzere Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5/i-h
maddesi geregi olarak yurtdisi insaat ve onarim islerinden elde edilen
kazançlar kurumlar vergisinden istisna edilmistir. Ancak yurt disi insaat ve
onarim isinin zararla sonuçlanmasi halinde söz konusu yurt disi zararinin
Türkiye’de verilen “Kurumlar Vergisi Beyannamesi”nde kurum kazancindan mahsup
edilmesi (indirilmesi) mümkün degildir.
Kurumlarin yurt disi faaliyetlerinden dogan zararlarin
Türkiye’de beyan ettikleri kazançlardan mahsup edebilmeleri için, faaliyette
bulunduklari ülkenin vergi kanunlarina göre beyan ettikleri vergi matrahlarini
(zarar dahil) her yil ilgili ülke mevzuatina göre denetim yetkisine haiz
kuruluslara incelettirip rapora baglatmalari ve bu raporun asli ile birlikte
tercüme edilmis bir örnegini Türkiye’deki ilgili vergi dairesine vermeleri
zorunludur. Bu baglamda da denetim kuruluslarinca hazirlanacak rapor ekinde yer
alacak vergi beyanlarinin bilanço ve gelir tablosunun yabanci ülkelerdeki
yetkili makamlara onaylatilmis olmasi gerekmektedir.
Ancak; faaliyette bulunulan yabanci ülkede denetim
yetkisine sahip bir denetim kurulusunun bulunmamasi halinde, her yila ait vergi
beyannamesi ve eki bilanço ile gelir tablosunun, yabanci ülkenin yetkili
makamlarindan alinacak veya onaylatilacak birer örneginin mahallindeki Türk
elçilik veya konsolosluklari, yoksa orada Türk menfaatlerini koruyan ülkenin
ayni mahiyetteki temsilcilerine onaylatilarak, aslinin ve tercüme edilmis
örneginin ilgili vergi dairesine verilmesi öngörülmüstür.
Kurumlarin yurt disindaki faaliyetlerinden dogan
zararlarini, Türkiye’de beyan ettikleri kazançlarindan indirim konusu
yapabilmeleri için yurt disi faaliyet sonuçlarini, her yil yukarida belirtilen
ilkeler çerçevesinde tevsik etmeleri (kanitlamalari) zorunludur. Bir baska
açidan, kurumlarin yurt disi zararlarini Türkiye’de mahsup edebilmeleri için
kanun maddesinde tanimlanan esaslara göre hazirlanmis olan son bes yila iliskin
raporlarin ilgili vergi dairesine sunulmus olmasi kosuluyla mümkün
olabilmektedir.
Ancak; mükelleflerin söz konusu raporlari ilgili vergi
dairesine ibraz etmemis olmamalari halinde ise bu dönemlere iliskin raporlarin
zararin mahsup edilebilecegi ilgili dönemde ibraz edilmesi de yeterli
olmaktadir. (Bakiniz Kurumlar Vergisi (I)seri No’lu Genel Teblig’in 9.3.2
bölümünün son paragrafi)
Faaliyetle bulunulan yabanci ülkede dogan vergi
matrahini, son bes yillik dönemin herhangi bir yili için yukarida belirtilen
ilkelere göre tevsik etmeyen (kanitlayamayan) mükelleflerin yurt disi
zararlarinin, Türkiye’de beyan edilen kazançtan daha sonra mahsubu söz konusu
olamamaktadir.
Diger yandan Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 9’ncu maddesi
uyarinca, Türkiye’de mahsup edilen yurt disi zararinin, yabanci ülkede elde
edilen kazançlardan mahsup edilmesi veya gider olarak yazilmasi halinde,
Türkiye’deki beyannameye dahil edilecek yurt disi kazanç, mahsup yapilamadan
veya gider olarak yazilmadan önceki tutar olacaktir. Çünkü, yurt disi zarar
olustugu dönemde Türkiye’de söz konusu miktar mahsup edilmistir. Dolayisiyla
Türkiye’deki beyannameye dahil edilecek yurt disi kazancin, indirim ve
mahsuptan sonraki tutar olarak dikkate alinmasi mükerrer zarar mahsubu anlamina
gelmektedir.
Faaliyette bulunulan yabanci ülkenin mevzuatina göre
hesap döneminin kapatildigi, tarih itibariyle, ilgili ülke mevzuatina göre
tespit edilen faaliyet sonucu, Türkiye’de ayni tarih itibariyle genel netice
hesaplarina kaydedilecektir. Bu kayit sarti mükellefin iradesi disindaki
nedenlerle zamaninda yerine getirilmemisse, kurum faaliyet sonucu ile ilgili
kazancini tasarruf edebildigi yilda genel netice hesaplarina intikal ettirecektir.
Bu durumda “tasarruf kriteri” faaliyette bulunulan yabanci ülkede, faaliyet
sonuçlarinin o ülke mevzuatina göre hesaplanip, genel netice hesaplarina
intikal ettirilmesi zorunlulugu ve imkani çerçevesinde degerlendirilecektir.