Çin ekonomisinden alinacak dersler
Dünya / 26.05.2016
Çin Dünya
Ticaret Örgütü’ne (DTÖ) katilmadan önce katilimin tarim, otomobil ve bankacilik
gibi sektörler üzerine etkileri konusunda kaygilari vardi. Ayrica, DTÖ
üyeliginin on milyonlarca çiftçi ve isçiyi yerinden edecegi tahmin ediliyordu.
Ancak, Çin’in üyeligi hem Çin’i hem de dünya ekonomisini degistirdi, sasirtici
bir ihracat büyümesi ve tarifelerin düsmesiyle sonuçlandi. DTÖ üyeligi Çin’e
sermaye, teknoloji, enerji reformu ve rekabet getirdi ve yeni sektörler için
bir açilim yaratti. Bankacilik gibi sektörlerde rekabet, yeni ürün olanaklari
ve yüksek hizmet seviyelerini beraberinde getirdi. DTÖ’ye katilmak, Pekin’i
otomobilden havaciliga, dagitimdan, güvenlik ve hizli kargoya, finans
sirketlerinden servis saglayicilara kadar pek çok alanda yeni sirketlerle
tanistirdi. Dahasi, Çin DTÖ kosullarini yerine getirebilmek için binlerce kanun
ve düzenlemeyi gözden geçirdi.
2001 yilinda
Çin 1.3 trilyon dolarla Fransa’dan sonra dünyanin en büyük altinci küresel
ekonomisiydi. 2010 yilina gelindiginde Çin 5.93 trilyon dolarla Fransa,
Birlesik Krallik, Almanya ve Japonya’yi geçerek dünyanin en büyük ikinci
ekonomisi oldu, ilk sirada 14.5 trilyon dolarla ABD vardi. Kisi basina düsen
GSYIH, ayni on yillik dönemde 2 bin 602 dolardan 7 bin 568 dolara
yükseldi.
Olumlu
küresel ticari kosullar ve Aralik 2001’de DTÖ’ye katilim ülkede 2002-2008
döneminde reel mal ve hizmet ihracatinda yillik %26.9 gibi sasirtici bir büyüme
yasanmasina neden oldu. 2009 yilindaki küresel talepteki azalma nedeniyle
ihracat keskin bir düsüs gösterdi ve ayni düzeye 2010 ve 2011 yillarinda
ulasildi. 2012 ve 2013 yillarinda ihracattaki büyüme ortalama %7.8 oldu.
Nominal açidan mal ihracati 2001 yilindaki 267 milyar dolar seviyesinden 2013
yilinda 2.2 trilyon dolar seviyesine siçradi, bu da yillik ortalama %20.2
büyümeyi temsil ediyordu.
DTÖ’ye
üyelikten sonra dogrudan yabanci yatirim (DYY) üzerindeki kisitlamalar
kaldirildi. Sadece 2001 yilindan 2002 yilina DYY’ler %30 artti. DYY’deki büyüme
beraberinde ihracat büyümesini getirdi.
Ihracati
sürekli artan Çin’in 2001 yilinda DTÖ üyesi oldugu sirada ortalama tarife orani
%13.66’ya inmisti. 2010 yilinda yani geçis sürecinin sonunda Çin’in gümrük
vergilerinin aritmetik ortalamasi 9.87’ye kadar indi. Tarifelerde azalma ayni
zamanda maliyetleri azaltarak yabancilarin pazara erisimini
kolaylastirdi.
Seffaflik
uygulamalari açisindan Çin Hükümeti düzenli olarak yerli ve yabanci firmalari
ilgilendiren yasalarin yazili oldugu dis ticaret klavuzlari yayimladi. DTÖ
üyeligi Çin'in ticaret ortamini gelistirdi ve hükümet davranislarini genis
ölçüde basvurulan uluslararasi kurallarla daha iyi disipline etti. Küresel ekonomiye
entegrasyon için, ÇHC dagitim, telekominikasyon, finansal hizmetler ve insaat
hizmetlerini ayrica serbestlestirmektedir. Günümüzde Çin net borç veren bir
ülke konumundadir. Uluslararasi piyasalarda dengeleri degistirme gücüne
sahiptir. Bu ülke, hem ticari çikarlarini korumak, hem de ticaretin kurallari
ve gelecekte ticaretin serbestlestirilmesi için çok tarafl i müzakerelere
katilmak üzere DTÖ uyusmazliklarinda çözüm mekanizmasi için ugrak yeri
olabilir. Konunun detaylarini ögrenmek isteyen Gümrük ve Ticaret Basmüfettisi
Ali Temiz’in Gümrük Dünyasi Dergisi’ndeki makalesine ve daha önce gazetemizde
yayinlanan makalelerime bakabilir.